Elektrikli otomobil devrimi sadece motoru değiştirmedi, araçları yürüyen birer bilgisayara dönüştürdü. Batarya teknolojisi manşetlerden düşmezken, arka planda en az onun kadar kritik, üretimi zor ve pahalı bir parça sessizce endüstrinin hakimi oluyor: LIDAR. Türkiye’de henüz seri üretimi olmayan bu teknoloji, otomotiv dünyasının yeni "kızıl elması" haline geldi.
Otomotiv dünyasında kartlar yeniden dağıtılıyor. Eskiden motor hacmi ve beygir gücü konuşulurken, bugün otonom sürüş ve yapay zeka tartışılıyor. Bu yeni dönemin en pahalı ve en stratejik parçalarından biri ise kısa adıyla LIDAR (Light Detection and Ranging). Sektör temsilcileri, bataryadan sonra maliyeti en çok etkileyen ve tedariği en zor olan bileşenin bu sensörler olduğunu belirtiyor.
Karanlığı Gören "Lazer Gözler"
Bir otomobilin kendi kendine gidebilmesi (otonom sürüş) veya kaza yapmaması için çevresini insan gözünden daha iyi görmesi gerekiyor. Kameralar ışığa muhtaçken ve mesafeyi tam kestiremezken, LIDAR devreye giriyor. Cihaz, saniyede milyonlarca görünmez lazer ışını fırlatarak çevrenin milimetrik, 3 boyutlu bir haritasını çıkarıyor. Zifiri karanlıkta yola fırlayan bir cismi veya yüz metre ötedeki engeli hatasız algılayabiliyor.
Neden "Altın" Değerinde?
Bu parçayı "altın" kılan iki temel neden var: Yüksek fiyatı ve üretim zorluğu.
Standart bir kamera sensörü 50-100 dolar bandındayken, yüksek çözünürlüklü bir otomotiv LIDAR’ının maliyeti 1.000 dolar ile 10.000 dolar arasında değişebiliyor. Bir araçta birden fazla sensör kullanıldığı düşünüldüğünde, maliyet tablosu ciddi oranda kabarıyor.
Dünyada Üreten Sayısı Bir Elin Parmaklarını Geçmiyor
LIDAR, sadece bir "kamera" değil; hassas optik, lazer fiziği ve yüksek hızlı veri işlemeyi birleştiren karmaşık bir mühendislik harikası. Bu yüzden dünyada bu teknolojiyi otomotiv standartlarında (darbeye, sıcağa, soğuğa dayanıklı) üretebilen firma sayısı oldukça sınırlı.
Pazar; Velodyne, Luminar, Innoviz gibi sayılı küresel teknoloji devinin elinde. Bu durum, otomotiv üreticileri için bir tedarik darboğazı yaratıyor ve parçayı daha da değerli hale getiriyor.
Türkiye İçin Kritik Eşik: Henüz Seri Üretimi Yok
Türkiye otomotiv sanayisi; şasi, batarya montajı, elektrik motoru ve yazılım konusunda dev adımlar atsa da LIDAR teknolojisinde henüz dışa bağımlı durumda. Savunma sanayisinde (Aselsan vb.) prototip ve özel amaçlı üretimler mevcut olsa da, ticari araçlara takılacak, seri üretim bandından çıkan yerli bir otomotiv LIDAR'ı henüz bulunmuyor.
Uzmanlar, otonom araç pazarının büyümesiyle birlikte Türkiye'nin bu alanda ya büyük bir ithalat kalemine sahip olacağını ya da bu yüksek teknolojili "altın parçayı" üretmek için acil yatırımlara ihtiyaç duyacağını vurguluyor.
Elon Musk'ın İtirazı ve Sektörün Yönü
Teknolojinin pahalılığı, endüstride de bölünmeye yol açmış durumda. Tesla CEO'su Elon Musk, LIDAR için "gereksiz ve pahalı" diyerek sadece kamera sistemlerini savunsa da; Mercedes, Volvo, BMW ve Waymo gibi devler güvenlikten ödün vermemek için bu pahalı sensörleri araçlarına entegre etmeye devam ediyor.
Görünen o ki, geleceğin yollarında güvenliğin bedeli bu "lazer gözler" ile ödenecek ve üreten ülkeler büyük bir avantaj sağlayacak.
