Garanti BBVA Yatırım, 18 Temmuz 2025 tarihli "Bankacılık Sektörü 2Ç Beklentiler" raporunda, yılın ikinci çeyreğinde bankacılık sektöründe toplam kârların çeyreklik bazda yüzde 19 oranında daralacağını öngördü. Toplam net kâr beklentisi 48,9 milyar TL olarak açıklandı. Bu daralmanın temel sebepleri arasında kredi-mevduat makasındaki daralma, net faiz marjındaki (NFM) 30 baz puanlık gerileme ve artan swap maliyetleri yer aldı.
Raporda özellikle şu hususlara dikkat çekildi:
– Kredi-mevduat makası yaklaşık 1.1 puan seviyesinde daralırken, bu durum net faiz gelirlerini baskı altına aldı.
– Swap giderlerindeki artış, marjlar üzerinde ek baskı yarattı.
– Perakende kredilerdeki artışa bağlı olarak karşılık giderleri ve risk maliyetlerinde yukarı yönlü seyir devam etti.
Garanti BBVA Yatırım analistleri, “2Ç’de artan fonlama maliyetleri bankaların net faiz marjı toparlanmasını bir çeyrek öteledi” değerlendirmesinde bulunarak, yılın ikinci yarısında faiz indirimlerine paralel olarak marjlarda belirgin bir toparlanma beklediklerini belirtti. Ancak bu çeyrekte, bankaların yılbaşında açıkladıkları yıllık 3-4 puanlık NFM artışı beklentilerini aşağı yönlü revize etme olasılığı da vurgulandı.
Raporda ayrıca, son bir ayda sanayi endeksine kıyasla yaklaşık %10 oranında daha iyi performans gösteren bankacılık sektöründe, önümüzdeki dönemde toparlanmanın sürebileceği öngörüsünde bulunuldu.
Bankalara Göre Beklenen Net Kârlar (2Ç25T):
Akbank: 11,161 milyon TL (çeyreklik -19%)
İş Bankası: 13,595 milyon TL (çeyreklik -10%)
Vakıfbank: 9,723 milyon TL (çeyreklik -5%)
Yapı Kredi: 11,183 milyon TL (çeyreklik -11%)
TSKB: 3,274 milyon TL (çeyreklik +6%)
BANKA DIŞI ŞİRKETLERDE KÂR PATLAMASI BEKLENİYOR
Garanti BBVA Yatırım’ın 22 Temmuz 2025 tarihli "2Ç25T Kar Tahminleri" raporuna göre ise kapsamda yer alan banka dışı şirketlerde net kârın bir önceki çeyreğe göre %254 oranında artması bekleniyor. Bu dramatik yükselişin, enerji, holding ve sanayi şirketlerinden gelen güçlü finansallarla desteklenmesi öngörülüyor.
Sektörel ayrışmanın belirginleştiği bu dönemde, bankacılık sektörü yüksek fonlama maliyetlerinden ve regülasyonlardan olumsuz etkilenmeye devam ederken, ihracat ve kur avantajı gibi unsurların desteklediği reel sektör şirketleri kârlılıklarını ciddi oranda artırmış görünüyor.
