Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 12 yıllık zorunlu eğitim sisteminin yeniden ele alındığını söyledi. Tekin, uygulamanın farklı toplumsal kesimlerde eleştirildiğini belirterek, kamuoyunda sürenin azaltılması yönünde beklenti oluştuğunu ve hükümetin bu konuda karar aşamasında olduğunu dile getirdi.
Bakan Tekin'in açıklamalarının satır başları şu şekilde;
Herhangi bir öğrenci ilkokula başlarken ortaokula ve liseye başlarken herhangi bir öğrencinin hemen okula kaydını yapıyoruz. Sizin öğrencinin sınavla yerleşen bir okula yerleştiyse kazandığı okula kaydını yapıyoruz. İlkokul ve ortaokulda evine en yakına kayıt ediyoruz.
Kimseye kayıt için ilave bir inisiyatif tanımıyoruz. Bir iki tane sıra dışı bir durum söz konusu. Bunlardan bir tanesi veliden kaynaklanıyor. Veli çocuğunu bizim tanımladığımız okula değil başka okula göndermek istiyor. Bunu yapamaz ama ben çocuğumu oraya kaydettirmek istiyorum diyor. Gayrinizami bir durum. Buna asla müsaade etmiyoruz. Buna okul yönetiminin de yetkisi yok.
İkinci durum da şu: Baz okullarımızda çocuklarımıza ekstra imkanlar sunulması isteniyor. Bunun karşısında da okul aile birliği velilerden bağış istiyor. Bu okul aile birliğinin aldığı bir karardır. Bu konuda veliyi zorlamaya, öğrenciyi zorlamaya kimsenin hakkı yok. Zorunlu bağış diye bir şey yok. Bunlar okullara göre değişmez, hukuka aykırıdır.
OKUL SERVİSLERİ
Resmi ve özel okullarla ilgili bakanlığımızın tek başına yetki kullanabildiği alanlar var. Biz ücretsiz kitap dağıtıyoruz, kıyafetlerle ilgili karar alıyoruz. Yardımcı kitap aldırmalarını yasak kıldık. Bu okullar hizmet verirken hizmetlerini de denetleme yetkimiz var. Okullarda sunulan hizmetler, yani eğitim, yemek, kırtasiye ve kıyafet hizmeti.. Bunları enflasyon oranında artırabileceklerini yönetmelik ile düzenliyoruz. Biz bu özel okullarının hizmetleri sunuş fiyatlarını denetliyoruz. Biz bu alışverişleri elektronik ortamda kayda alınırsa denetleyebiliriz. Resmi olarak görebilirsek fiyat artışını görebilir ve denetleriz. Elden ödeme olursa bunu bilemeyiz. Özel okullarla ilişkiye giren velilerimiz bu hizmet bedellerini resmi ortamlarda yapsınlar ki biz de takip edelim. Sorumluluğumuzda olmayan konu başlıklarından biri de servis. Muhalif belediye sınırlarında servis hizmetleri enflasyon üzerinde zam yapıldı Onun da denetimi bizdeymiş gibi bir algı yayıyorlar. Bunu da düzeltmemiz lazım. Bu yetki büyükşehir belediyelerinde.
12 YILLIK ZORUNLU EĞİTİM
4+4+4 uygulaması 2011'de hayata geçirildi. Vatandaşımız neden şimdi değişiklik yapılıyor diye sorabilir. Neden getirildi bu uygulama, bunu anımsayalım. 28 Şubat'ta meslek lisesi ve imam hatip okullarının önünü kesmek için 8 yıllık zorunlu eğitim uygulamasına geçilmişti. Bu bir dayatmadır, antidemokratik uygulamadır. Çocuğunu imam hatip ya da meslek lisesine göndermek isteyen veliye 'yasaklıyorum kardeşim' demektir. Bu antidemokratik uygulamayı ortadan kaldırmak için 8 yılı 4+4 şeklinde ikiye böldük. Doğru bir tedbirdi. Türkiye'de okullaşma oranı çok düşüktü. 2002 sonrası o güne kadarki dersliklerin tamamından daha fazla derslik yapıldığı için, daha fazla öğretmen alımı yapıldığı için Türkiye uluslararası ortalamaların üstüne çıktı. Çocuklarımız OECD ortalaması üzerinde bir imkana sahip. Yasakçı uygulamaları ortadan kaldırdıktan sonra şimdi farklı bir konuyu tartışmamız lazım. 12 yıllık zorunlu eğitim farklı toplumsal kesimlerde farklı şekillerde eleştiriliyor. Kamuoyundan yönelen eleştirileri ortadan kaldırmak için iyileştirmeler yapmalıyız. Bu parametreler ışığında 12 yıllık zorunlu eğitimi ele almıştık. Büyük oranda 12 yıllık zorunlu eğitimin süresinin azalması yönünde bir kamuoyu oluştu. 12 yıllık zorunlu eğitimin azaltılmasının doğru olacağına yönelik bir kamuoyu oluştu. Hükümet olarak bir karar almak durumundayız. O kararı aldığımızda paylaşacağız
ÖĞRETMEN ATAMALARI YAPILACAK MI?
Öğretmenlerimizin yüzde 80’i AK Parti döneminde atandı. Cumhurbaşkanımızın eğitim ve öğretimi öncelemesinden dolayı her yıl 50 bine yakın öğretmen alıyoruz. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibariyle yükseldik. İhtiyacımız azaldığı için 40 bin, 50 bin gibi atamalar artık mümkün değil. Öğretmen ihtiyacını minimize edince artık eski rakamlar mümkün değil. Öğretmenlerimizin emeklilik yaşları artıyor. Zorunlu emeklilik yaşına kadar arkadaşlarımız çalışıyorlar. Bizim bundan sonraki yıllarda geçmiş oranlardaki gibi atama yapacak durumumuz yok artık.
İLK GÜN EĞİTİM 10-15 ARASI OLACAK
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürümüz ile konuştuk; okullarımızın açıldığı ilk gün, kaosun önüne geçmek için okullar sabah 10'da başlayıp öğlen 15'te bitecek.