TVF'nin, Hazine'ye göre daha yüksek maliyetle borçlandığı tespit edildi. Örneğin, Şubat 2024’te Hazine 10 yıllık tahvilinde yüzde 7,875 getiri sunarken, TVF 5 yıl vadede yüzde 8,375 oranla borçlandı.
Ekim 2024’te ise Hazine yüzde 6,5 maliyetle sukuk ihraç ederken TVF’nin oranı yüzde 6,95 oldu.
HAZİNE'DEN DAHA PAHALI VE ŞEFFAFLIK SORUNU VAR
TEPAV Maliye ve Para Politikası Araştırmaları Merkezi Direktörü Cangöz, bu borçların TVF portföyünün yönetiminde nerelerde kullanıldığı yönünde açık bilgi olmadığını ve Hazine’ye ne gibi bir dolaylı yükümlülük geldiğinin açıklanmadığını vurguladı. Borçlanmaların, Hazine garantisi dışında olduğu için resmi istatistiklerde de yer almaması şeffaflık ihtiyacını artırıyor.
"BİR DEVLETİN BİR HAZİNESİ OLUR" İLKESİ TEHLİKEDE
TEPAV uzmanı Cangöz, dünyadaki büyük varlık fonlarının aksine (şirket ortaklığı gibi gelir getirici yatırımlara yoğunlaşırken), TVF'nin ağırlığı kamu şirketlerinden oluşan bir portföyü yönetirken borçlanmayı hızlandırdığına dikkat çekerek şöyle yorumda bulundu:
"Her ne kadar Hazine garantisi altında olmasa da TVF’nin yaptığı borçlanmalar Hazine ile aynı yatırımcı tabanını hedefliyor. 'Bir devletin bir hazinesi olur' ilkesine ters düşecek şekilde görünmeyen bir borç stoku oluşturmak yatırımcı güvenini uzun vadede zedeleyebilir."
Cangöz, şeffaflık sorunu olan adımların Hazine’nin borçlanmasına olumsuz etki etme olasılığına da vurgu yaptı. TVF'nin, kuruluş amacına uygun olarak varlık fonu fonksiyonuna odaklanması ve görünürlüğü sınırlı bir borçlanma kurumuna evrilmekten kaçınması gerektiği uyarısında bulunuldu.
