Karakaş, daha önceki OVP'lerde de yer alan TES'in sürekli gündeme geldiğini fakat hayata geçirilemediğini hatırlattı.
TES'in 2026'nın ikinci çeyreğinde yürürlüğe girmesi hedeflense de hem işçi hem de işveren kesimlerinin bu sisteme karşı olduğunu vurgulayarak, bu tarihte de yürürlüğe girmesinin mümkün olmadığını net bir şekilde ifade etti.
KIDEM TAZMİNATINA DOKUNULMAYACAK
Sosyal Güvenlik Başuzmanı İsa Karakaş, "Kıdem tazminatına asla bir şey olmayacak. Kazanılmış bir hak olan kıdem tazminatına dokunulması kesinlikle söz konusu değildir" dedi.
2003 yılında kıdem tazminatının fona devredilmesi gündeminin de benzer şekilde hayata geçirilemediğini belirten Karakaş, 22 yıldır bu konuda bir değişiklik olmadığını ve şimdi de olmayacağını söyledi.
Ayrıca hem işçi hem de işveren kesiminin mevcut yüksek prim yüküne ek olarak TES kapsamında yüzde 3 ile 5 arasında ek prim ödemeye sıcak bakmadığına dikkat çekti.
Bu durumun, TES'in hayata geçirilmesindeki en büyük engellerden biri olduğunu belirtti. Karakaş, hükümetin bu konuda her zaman işçi ve işveren kesiminin mutabakatını aradığını ve bu mutabakat sağlanmadığı sürece TES'in yürürlüğe girmesinin mümkün olmadığını söyledi.
TES'İN ASIL HEDEFİ EMEKLİ REFAHI
TES'in temel amacının, emeklilik fonlarını artırarak hem tasarrufları çoğaltmak hem de emeklilik maaşlarındaki olası düşüşlerin önüne geçmek olduğunu belirten Karakaş, sistemin sıfırdan oluşturulmadığını, Otomatik Katılım Sistemi (OKS) üzerine entegre edilmesi planlandığını açıkladı. Aradaki en büyük farkın, işveren katkısının da sisteme dahil olması olduğunu vurguladı.
Ancak Karakaş, asgari ücretle çalışanların maaşlarından yapılacak ek prim kesintisiyle sisteme entegre olmakta zorlanabileceği uyarısında bulundu.
Bu durum, TES'in hedeflenen kapsayıcılığa ulaşmasında zorluk yaratabilir. Uzmanlar, sistemin henüz bir taslak aşamasında olduğunu ve detaylarının netleşmediğini de ekledi.
