Döviz ve altın piyasaları, yatırımcıların hem korunma hem de kazanç amacıyla en çok tercih ettiği alanlardan biridir. Ancak bu iki varlık grubunda doğru pozisyon almak, yalnızca fiyat değişimlerini izlemekle değil; temel ve teknik analiz yöntemlerini birlikte kullanmakla mümkündür.

Temel analiz, fiyatın arkasındaki ekonomik ve politik nedenleri anlamayı; teknik analiz ise bu nedenlerin grafiğe nasıl yansıdığını yorumlamayı sağlar.

MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER

Temel analizde ilk adım, makroekonomik verilerin doğru okunmasıdır. Enflasyon oranları, faiz kararları, büyüme verileri, cari açık ve işsizlik oranı gibi göstergeler hem dövizi hem de altını doğrudan etkiler.

Örneğin, ABD’de enflasyonun yükselmesi ve faiz artırımı beklentisinin güçlenmesi dolar endeksini (DXY) yukarı taşır. Bu da ons altını baskılayabilir. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ise yüksek enflasyon ve düşük reel faiz, yatırımcıyı hem dövize hem altına yönlendirir.

Teknik analiz açısından, bu tür verilerin açıklandığı günlerde volatilite (oynaklık) artar. Bu nedenle, makro veri takvimi (örneğin ABD TÜFE, Fed toplantısı, TCMB faiz kararı) takip edilmeden yapılan işlemler yüksek risk taşır.

HABER AKIŞI

Haber akışı, özellikle kısa vadeli fiyat hareketlerinde belirleyici olur. Merkez bankalarının açıklamaları, jeopolitik gelişmeler, savaş, enerji krizi veya ticaret kısıtlamaları gibi haberler altın ve döviz piyasalarında sert hareketler yaratabilir.
Teknik açıdan bu haberlerin etkisi genellikle ani kırılmalarla (breakout) grafiğe yansır. Destek ve direnç seviyelerinin güçlü olduğu bölgelerde gelen haber, fiyatı bir anda yön değiştirebilir. Bu nedenle profesyonel yatırımcılar, sadece haberin içeriğini değil, zamanlamasını da dikkate alır.

Bir örnek vermek gerekirse; Fed Başkanı’nın “faiz indirimi sinyali” verdiği bir açıklama, hem dolar endeksinde düşüşe hem de ons altın grafiğinde güçlü bir yukarı kırılmaya neden olabilir. Bu tür senaryolarda RSI ve MACD gibi göstergeler, momentumu teyit etmek için kullanılır.

TARİHSEL VERİ ANALİZİ

Temel analizde geçmiş verilerin incelenmesi, gelecekteki eğilimleri tahmin etmede önemli bir araçtır. Altın ve dövizde mevsimsellik, geçmiş kriz dönemleri, faiz döngüleri ve dolar endeksi eğilimleri analiz edilir.

Teknik olarak, tarihsel veri analizi genellikle fibonacci düzeltmeleri, hareketli ortalamalar ve trend kanalları üzerinden yapılır. Örneğin, ons altın fiyatı geçmişte 1800 dolar seviyesinden her toparlanışta dirençle karşılaştıysa, bu seviye yatırımcılar için “psikolojik eşik” haline gelir. Aynı şekilde, dolar/TL kurunun geçmişte tepki verdiği seviyeler, gelecekteki destek noktalarını belirler.

ALTIN FİYATLARINI EN ÇOK ETKİLEYEN FAKTÖRLER NELERDİR?

Altın fiyatları, özellikle dolar endeksi, faiz oranları, küresel enflasyon ve jeopolitik riskler tarafından yönlendirilir. Faizlerin artması, getiri arayışındaki yatırımcıyı faizli varlıklara çekerken altını baskılar. Ancak faizler düştüğünde, altının fırsat maliyeti azalır ve fiyatlar genellikle yükselir.
Teknik tarafta, altın fiyatları genellikle bu gelişmeleri önce fiyatlar. Yani ekonomik veriler açıklanmadan önce, beklentiler grafiklerde fiyatlanmaya başlar. Bu nedenle trend dönüş formasyonları (örneğin çift dip, omuz-baş-omuz) dikkatle izlenmelidir.

ENFLASYON ALTIN FİYATLARINA NASIL YANSIR?

Yüksek enflasyon, paranın değerini aşındırdığı için yatırımcıyı altına yöneltir. Bu nedenle altın genellikle enflasyona karşı koruma aracı olarak görülür. Enflasyon beklentileri arttığında, uzun vadeli grafiklerde yükselen kanal formasyonları oluşabilir.

Özellikle aylık ve haftalık grafikte 200 günlük hareketli ortalamanın üzerindeki kalıcılık, enflasyonist dönemlerde altının güçlü kaldığını gösterir. Bu sinyal, uzun vadeli yatırımcılar için yükseliş trendinin teyididir.

MERKEZ BANKALARININ KARARLARI ALTINI NASIL ETKİLER?

Merkez bankalarının faiz politikası, altının yönünü doğrudan etkiler. Faizlerin artışı, tahvil getirilerini cazip hale getirerek altının değerini baskılar. Faiz indirimi veya parasal genişleme ise altın lehinedir.

Teknik analizde, bu tür kararlar sonrası oluşan yüksek hacimli mumlar (özellikle haftalık bazda) yön değişimini teyit eder. Fed veya TCMB kararlarının ardından fiyatların önceki tepe veya dip noktalarını kırıp kıramadığı, piyasanın yeni trendini belirler.

ALTIN YATIRIMINDA KISA VADELİ HAREKETLER NASIL YORUMLANIR?

Kısa vadeli hareketlerde genellikle 1 saatlik veya 4 saatlik grafikler kullanılır. Bu grafiklerde RSI, MACD ve hacim göstergeleri momentumu takip etmeye yardımcı olur. Ani dalgalanmalar genellikle haber akışı, veri açıklaması veya jeopolitik gelişme kaynaklıdır.

Örneğin, RSI’nin 70 seviyesinin üzerine çıkması, kısa vadede aşırı alım sinyali olarak değerlendirilebilir. Ancak bu sinyal tek başına yeterli değildir; fiyatın destek veya direnç bölgesinde olup olmadığı mutlaka kontrol edilmelidir.
Uzun Vadeli Altın Trendlerini Belirlemek İçin Hangi Veriler Kullanılır?
Uzun vadede altının yönünü belirlemek için dolar endeksi (DXY), ABD 10 yıllık tahvil getirileri, küresel enflasyon ve merkez bankası altın rezervleri analiz edilir. Teknik olarak, aylık grafikte 50 ve 200 günlük hareketli ortalamaların kesişimi, uzun vadeli yönü gösterir.

Örneğin, 50 günlük ortalamanın 200 günlük ortalamanın üzerine çıkması, “golden cross” olarak bilinir ve genellikle güçlü bir yükseliş trendinin başlangıcı kabul edilir.

ALTIN GRAFİĞİ OKURKEN HANGİ GÖSTERGELER ÖNE ÇIKAR?

Altın analizinde en çok kullanılan göstergeler:
RSI (Göreceli Güç Endeksi): Aşırı alım veya satım bölgelerini gösterir.
MACD: Momentum ve trend değişimlerini tespit eder.
Bollinger Bantları: Volatilite artışını ve olası kırılma noktalarını gösterir.
Fibonacci Düzeltmeleri: Geri çekilme seviyelerini hesaplamada kullanılır.
Bu göstergelerin birlikte okunması, yatırımcıya hem trend yönü hem de giriş–çıkış seviyeleri hakkında net sinyaller verir.

ALTIN YATIRIMI YAPARKEN EN ÇOK YAPILAN HATALAR NELERDİR?

Yatırımcılar çoğu zaman kısa vadeli dalgalanmalara duygusal tepki verir. Bu da hatalı alım-satım kararlarına yol açar. Ayrıca sadece gram fiyatına odaklanmak, ons ve dolar bazlı hareketleri görmezden gelmek yaygın bir hatadır.
Bir diğer hata ise tek bir göstergeden sinyal almak. Teknik analizde göstergelerin birlikte yorumlanması gerekir; örneğin RSI al sinyali verse bile hacim zayıfsa, hareket kalıcı olmayabilir.

ALTIN VE DÖVİZ ARASINDAKİ İLİŞKİ NASIL ANALİZ EDİLİR?

Altın ve dolar arasında genellikle negatif korelasyon vardır. Dolar endeksi yükselirse altın zayıflar; dolar zayıflarsa altın değer kazanır. Ancak Türkiye gibi ülkelerde TL’nin değer kaybı, gram altını güçlendirir.

Teknik olarak, DXY ile ons altın grafiği birlikte incelendiğinde trend karşılaştırması yapılabilir. Bu ilişki, yatırımcıya hem riskten korunma (hedge) stratejisi hem de giriş zamanlaması sağlar.

ALTIN FİYATLARINI ETKİLEYEN JEOPOLİTİK RİSKLER NELERDİR?

Savaşlar, bölgesel krizler, enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar ve siyasi belirsizlikler, yatırımcıları güvenli liman olan altına yöneltir. Bu durum, grafiklerde ani yükselen hacimli yeşil mumlar olarak görülür.
Jeopolitik risklerin arttığı dönemlerde volatilite endeksi (VIX) genellikle yükselir. Bu da altının güvenli liman talebini güçlendirir ve orta vadeli yükseliş trendlerini destekler.

YATIRIMCI PSİKOLOJİSİ ALTIN FİYATLARINI NASIL ŞEKİLLENDİRİR?

Yatırımcı psikolojisi, hem teknik hem temel analizde göz ardı edilmemesi gereken bir unsurdur. Panik, korku ve “kaçırma korkusu (FOMO)” fiyatların ekonomik gerçeklerden kopmasına neden olabilir.

Teknik olarak bu dönemlerde hacimle desteklenmeyen sert hareketler gözlenir. Bu tür hareketler genellikle kalıcı değildir ve düzeltmeyle son bulur. Bu yüzden profesyonel yatırımcılar, duygularını kontrol edip teknik veriye bağlı kalmayı tercih eder.

Döviz ve altın piyasalarında başarılı olmanın yolu yalnızca rakamlara değil, o rakamların arkasındaki hikâyeye hâkim olmaktan geçer. Temel analiz makro nedenleri, teknik analiz ise bu nedenlerin grafiksel iz düşümünü sunar. Bu iki disiplini birleştiren yatırımcılar, dalgalı piyasalarda bile yönünü koruyabilir.