Ekonomi yönetiminin dezenflasyon programının meyvelerini vermesiyle bankacılık sektöründen beklenen hamle geldi. Konut kredisi faizleri 28 ayın en düşük seviyesine gerilerken, 1 milyon TL'lik kredide vatandaşın cebinden çıkacak fark 600 bin TL azaldı.
Enflasyonun Haziran 2024’teki yüzde 71,6 zirvesinden kasım ayında yüzde 31,1’e gerilemesi, finans piyasalarındaki "sıkı para politikası" döneminin yumuşamaya başladığını gösterdi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) politika faizini 150 baz puan indirerek yüzde 38’e çekmesi, bankaların konut kredisi ekranlarına anında yansıdı.

FAİZ YÜZDE 2,50'NİN ALTINI GÖRDÜ
Uzun süredir yüzde 3 ve üzerinde seyreden konut kredisi faizlerinde ibre tersine döndü.
Bankalarda ortalama faiz oranları aşağı yönlü hareket ederken, bazı bankalar aylık faiz oranını yüzde 2,49 seviyesine kadar çekti. Bu oran, son 2,5 yılın (28 ay) en uygun maliyeti olarak kayıtlara geçti.

İŞTE CEBİNİZE YANSIYAN FARK: 609 BİN TL TASARRUF
Faizlerdeki bu düşüş, kredi maliyetlerinde dramatik bir iyileşme sağladı. 1 milyon TL tutarında ve 10 yıl vadeli bir konut kredisi üzerinden yapılan hesaplama tabloyu netleştiriyor:
• Eski Oran (Yüzde 3,05): Aylık taksit 31.352 TL.
• Yeni Oran (Yüzde 2,49): Aylık taksit 26.273 TL.
• Kazanç: Aylık ödemede yaklaşık 5.000 TL, toplam geri ödemede ise 609.000 TL’lik bir avantaj oluştu.

UZMANLAR: "SERT KIŞ GERİDE KALDI"
Piyasadaki hareketliliği değerlendiren Gayrimenkul Hizmet İhracatçıları Derneği (GİGDER) Başkanı Bayram Tekçe, faizlerdeki gerilemenin bankaların risk algısındaki iyileşmeye işaret ettiğini belirtti. Tekçe'ye göre "Sert parasal sıkılaşma dönemi büyük ölçüde geride kaldı."
Uluslararası Gayrimenkul Uzmanı Özden Çimen ise faiz indirimlerinin geçmişte her zaman konut satışlarını artırdığını hatırlatarak, talebin yeniden canlanacağını vurguladı.

KRİTİK SORU: BEKLEMELİ Mİ, ALMALI MI?
Faizlerin düşmesi alım iştahını kabartsa da uzmanlar "fiyat artışı" riskine dikkat çekiyor.
• Talep Enflasyonu Riski: Kredi maliyetleri düştükçe talebin artması, konut fiyatlarında yukarı yönlü bir baskı oluşturabilir.
• Psikolojik Sınır: Uzmanlara göre piyasada "patlama" etkisi yaratacak oran yüzde 1,5 seviyesi. Ancak faizlerin bu seviyeye inmesini beklerken, artan konut fiyatları nedeniyle vatandaşın alım gücünün erime riski de bulunuyor.
• 2026 Beklentisi: Merkez Bankası’nın 2026 yılı için yüzde 16'lık enflasyon hedefini tutturması durumunda, politika faizlerinin yüzde 20'lere, konut kredisi faizlerinin ise daha makul seviyelere inmesi bekleniyor.

SOSYAL KONUT DENGE UNSURU OLABİLİR Mİ?
Piyasada arz sıkıntısı sürerken, sosyal konut projelerine yapılan 8,5 milyonluk rekor başvuru, konut ihtiyacının boyutunu gözler önüne seriyor.
Uzmanlar, bu projelerin fiyatları dengeleyici bir unsur olduğunu kabul etse de deprem sonrası artan ihtiyaç ve nüfus artışı nedeniyle daha büyük ölçekli arzlara ihtiyaç duyulduğunun altını çiziyor.


