Borsa İstanbul’da son 3 ayın takas verileri belli oldu. 02 Haziran – 27 Ağustos 2025 dönemine ait veriler, yatırımcıların rotasının hangi hisselerde şekillendiğini ortaya koydu. Peki, son çeyrekte hangi hisselerde alım, hangilerinde satış öne çıktı? İşte detaylar…
Borsa İstanbul’da 02 Haziran – 27 Ağustos 2025 tarihleri arasındaki takas değişimleri, yatırımcıların yönelimlerini ortaya koyarken önümüzdeki dönem için de kritik ipuçları sunuyor. Takas analizi, sadece alım ve satım hacmini değil, bu işlemleri gerçekleştiren aracı kurumları da ortaya koyarak piyasadaki "büyük ellerin" (kurumsal yatırımcılar, fonlar, yabancı yatırımcılar) hareketlerini anlamamızı sağlar. Bu dönemde özellikle AGHOL, KTLEV, AEFES ve ARSAN hisselerinde yoğun alımlar görülürken, GEDIK, POLHO ve BORLS gibi hisselerde ise satış baskısının arttığı dikkat çekti.
Verilere göre AGHOL 763,9 milyon TL’lik net alımla öne çıkarken, KTLEV’de 658,2 milyon TL, AEFES’te 1,1 milyar TL’yi aşan net giriş gerçekleşti. ARSAN ise 531,8 milyon TL’lik alımla listede dikkat çeken bir başka hisse oldu. Bu tablo, kurumsal yatırımcıların özellikle Yıldız Pazar’daki büyük ölçekli şirketlere güvenini artırdığını gösteriyor. Yüklü alımların görüldüğü bu hisseler, piyasa algısının güçlü kaldığını ve orta-uzun vadede beklentilerin pozitif seyrettiğini işaret ediyor.
Diğer yandan GEDIK’te 1,39 milyar TL, POLHO’da 1,77 milyar TL, BORLS’te 1,61 milyar TL ve PEKGY’de 274,9 milyon TL’yi bulan satışlar öne çıkıyor. Bu tür satışların arkasında kâr realizasyonu, farklı sektörlere geçiş ya da riskten korunma amaçlı pozisyon değişiklikleri olabileceği değerlendiriliyor. Bu durum yatırımcıların bu hisselere yaklaşırken daha dikkatli olmasını, kısa vadeli dalgalanmalara hazırlıklı olmasını gerektiriyor.
YATIRIMCILAR BU VERİLERİ NASIL DEĞERLENDİRMELİ?
Takas analizi, sadece rakamlardan ibaret değildir. Asıl soru "Kim alıyor, kim satıyor?" olmalıdır. Güçlü bir takas analizi için hangi aracı kurumların alım veya satım tarafında olduğunu incelemek gerekir. Örneğin, bir hissede yabancı yatırımcıların (Citibank, Deutsche Bank gibi) ya da yerli kurumsal fonların (emeklilik fonları, yatırım fonları gibi) alım yapıyor olması, hisseye olan güvenin sağlam temellere dayandığını gösterebilir. Bu hisseler, uzun vadeli ve istikrarlı getiri arayan yatırımcılar için radar listesine alınabilir.
Takas verilerini tek bir zaman diliminde okumak yanıltıcı olabilir. Günlük ve haftalık takaslar kısa vadeli hareketleri gösterirken, aylık ve çeyreklik veriler daha uzun soluklu bir birikim veya dağıtım sürecine işaret edebilir. Yoğun alımların görüldüğü AGHOL, KTLEV ve AEFES gibi hisselerde, bu alımların tek bir günden ziyade, uzun bir süreçte kademeli olarak yapılması, pozisyonların sağlam olduğunu gösterir.
Takas analizi, tek başına alım-satım kararı vermek için yeterli değildir. Bu verileri temel analiz (şirketin finansal durumu, bilançosu) ve teknik analiz (fiyat grafikleri ve trendler) ile birlikte değerlendirmek gerekir. Örneğin, takası güçlü görünen bir hissenin bilançosu da iyi geliyorsa, alımlar daha anlamlı hale gelir. Aynı şekilde, satış baskısı olan bir hissenin teknik analizde de düşüş trendine girmiş olması, riskin arttığının bir göstergesidir.
Analistlere göre, yatırımcıların takas değişimlerini okurken en önemli kriter bu verileri bilanço beklentileri ve sektör dinamikleriyle birlikte ele almak olmalı. Örneğin, güçlü alım yapılan hisseler yaklaşan bilanço döneminde pozitif sürprizlere hazırlanıyor olabilir. Satış tarafında öne çıkan hisseler ise olası risklere veya negatif beklentilere karşı korunma amaçlı elden çıkarılıyor olabilir.
TAKAS ANALİZİNE BİLİMSEL YORUM: PİYASADA "SÜRÜ PSİKOLOJİSİ" VE "BİLGİ ASİMETRİSİ"
Takas analizi, davranışsal finansın temel prensiplerini anlamak için önemli bir araçtır. Piyasa katılımcılarının büyük çoğunluğu, hisse senedi alım satım kararlarını rasyonel beklentilerle değil, genellikle piyasadaki "sürü psikolojisi" (herkesin yaptığı şeyi yapma eğilimi) ile verir. Ancak takas analizi, bu "sürünün" içindeki "akıllı paranın" (kurumsal ve bilgili yatırımcılar) hareketini ortaya çıkarır.
Bu analiz, bilgi asimetrisinin bir yansıması olarak da görülebilir. Yüksek miktarda alım yapan büyük yatırımcıların, küçük yatırımcıların henüz ulaşamadığı veya analiz edemediği bilgilere (şirket içi gelişmeler, gelecek projeler, makroekonomik beklentiler) sahip olma ihtimali yüksektir. Bu nedenle, onların yönelimi, piyasaya henüz yansımamış potansiyel fırsatlar veya riskler hakkında ipuçları sunar.
Yatırım tavsiyesi değildir