PEGASUS Hava Yolları ve Tüpraş, havacılık sektörünün karbon ayak izini silmek için güçlerini birleştirdi. İmzalanan "iyi niyet anlaşması" kapsamında Pegasus, Tüpraş’ın 2026 yılında İzmir Rafinerisi’nde üretmeye başlayacağı Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı’nı (SAF) kullanacak.
Türkiye’nin enerji devi Tüpraş ile havacılık sektörünün öncü markalarından Pegasus, "2050 Net Sıfır Karbon Emisyonu" hedefine ulaşmak adına stratejik bir adım attı.
İki şirket arasında imzalanan anlaşma, Türkiye’de sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) ekosisteminin yerli imkanlarla geliştirilmesini hedefliyor.
İZMİR RAFİNERİSİ 2026’DA SAF ÜRETECEK
Tüpraş, "Enerjimiz Geleceğe" mottosuyla yürüttüğü stratejik dönüşüm planı çerçevesinde, İzmir Rafinerisi’ni yeşil yakıt merkezine dönüştürmeye hazırlanıyor.
Şirket, 2026 yılında mevcut tesislerin kabiliyetlerini kullanarak bitkisel ve hayvansal ham maddelerden SAF üretimine başlayacak.
Üretilecek yakıtın, Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) CORSIA (Karbon Dengeleme ve Azaltma Programı) standartlarına tam uyumlu olması ve uluslararası sertifikalarla tescillenmesi hedefleniyor.
PEGASUS'TAN YERLİ EKOSİSTEME TAM DESTEK
"Rotamız Sürdürülebilir bir Gelecek" vizyonuyla hareket eden Pegasus Hava Yolları, 2022 yılından bu yana yurt dışı uçuşlarında kullandığı SAF’ı artık yurt içinden tedarik etmeyi amaçlıyor.
İş birliğini değerlendiren Pegasus Hava Yolları Finans Genel Müdür Yardımcısı Barbaros Kubatoğlu, yerli üretimin önemine dikkat çekti:
"Tüpraş ile gerçekleştirdiğimiz işbirliğiyle Türkiye'de uluslararası standartlara uygun şekilde üretilen SAF'ı kullanmaya başlayacağız. Bu yolla 2050 Net Sıfır Karbon Emisyonu yol haritamızda önemli bir adım atarken, ülkemizde sürdürülebilir yakıt ekosisteminin gelişimine katkı sağlayacağız."
TÜPRAŞ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI: "DÜŞÜK KARBONLU GELECEĞE ÖNCÜLÜK EDİYORUZ"
Anlaşmanın, Türkiye'nin karbon nötr hedefleri için bir kilometre taşı olduğunu belirten Tüpraş Genel Müdür Yardımcısı Atilla Ulusu ise şunları kaydetti:
"Pegasus ile gerçekleştirdiğimiz bu anlaşma hem bugünün hem de geleceğin sürdürülebilir yakıt tedarikinde Türkiye'nin LIDER üreticisi olma yolunda kıymetli bir adım niteliğinde. Sürdürülebilir rafinajdan yeşil hidrojen teknolojilerine uzanan yatırımlarımızla, ülkemizin sektördeki düşük karbonlu geleceğine öncülük etmeyi kararlılıkla sürdürüyoruz."


