Aralık ayında politika faizinin 200 baz puan indirilmesi, ihtiyaç kredisi faizlerinde hemen büyük bir düşüş yaratmayacak olsa da bankaların fonlama maliyetini azaltarak kademeli bir gevşemenin önünü açabilir. Kredi maliyetlerinde hızlı değil, kontrollü ve sınırlı bir düşüş bekleniyor.

Türkiye’de yılın son faiz kararı yaklaşırken en çok merak edilen başlıklardan biri de ihtiyaç kredilerinin nasıl etkileneceği. Merkez Bankası’nın Aralık ayında politika faizini 200 baz puan indirmesi halinde, tüketici kredilerinin maliyetinin düşüp düşmeyeceği ve bunun vatandaşın bütçesine nasıl yansıyacağı tartışılıyor. Mevcut piyasa koşulları ise tabloyu netleştiriyor.

Bankaların Kredi Politikası Sıkı, İndirim Hemen Yansımaz

Son bir yıldır bankalar, tüketici kredilerinde oldukça sıkı bir politika izliyor. Risk ağırlıkları, regülasyonlar ve fonlama maliyetleri nedeniyle faiz indirimi yapmaları politika faizine göre daha yavaş gerçekleşiyor. Bu nedenle Merkez Bankası’nın 200 baz puanlık indirimi, bankaların ihtiyaç kredisi faizlerine hemen ve tam olarak yansımaz. İlk etapta küçük ve sınırlı bir gevşeme görülmesi daha olası.

Fonlama Maliyeti Düşecek, Kademeli İndirim Kapısı Açılacak

Politika faizindeki düşüş bankaların fonlama maliyetini azaltacağı için, kredi faizlerinde kademeli bir geri çekilmenin önü açılır. Özellikle yıl sonu ve yıl başı dönemlerinde yeniden düzenlenen kredi limitleri, bankaları daha rekabetçi oranlar sunmaya teşvik edebilir. Ancak bu indirimler, politika faizi kadar keskin olmaz; yavaş ve kontrollü bir düşüş şeklinde ilerler.

Talep Canlanır Ancak Eski Dönemlere Dönmek Zor

200 baz puanlık faiz indirimi, özellikle yıl boyunca beklemede kalan tüketici talebini bir miktar hareketlendirebilir. Fakat ihtiyaç kredilerinde aylık faiz oranlarının yeniden düşük seviyelere gelmesi zor görünüyor. Ekonomi yönetiminin dezenflasyon hedefi ve kredi büyümesini sınırlayıcı tedbirler nedeniyle bankalar agresif fiyatlama yapmayacak. Bu nedenle vatandaş için kredi erişimi biraz kolaylaşsa da ucuz kredi dönemi başlamış sayılmaz.

Faiz indirimi kararlarının kredi tarafındaki en hızlı etkisi psikolojik algıda görülüyor. Vatandaş, “faizler düşüyor, kredi daha uygun hale gelecek” beklentisiyle bankalara daha fazla başvuru yapıyor. Bu da yılın son döneminde talebi kısa süreli artırabilir. Ancak bankaların verebilirlik sınırları nedeniyle bu talep her zaman karşılık bulmayabilir.