Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, üçüncü çeyrek büyüme verilerine ilişkin, "Önümüzdeki dönemde sanayimizin ivme kazanacağı yönündeki umutlarımızı artırıyor." ifadesini kullandı.

Ardıç, yazılı açıklamasında, yılın üçüncü çeyreğine ilişkin büyüme verilerini değerlendirdi.

Büyüme rakamlarının beklentilere paralel gerçekleştiğini belirten Ardıç, yıllık bazda ekonominin yüzde 3,7 büyüdüğünü, çeyreklik bazdaki yüzde 1,1'lik büyümenin de daha ılımlı bir büyüme patikasına işaret ettiğini aktardı.

Ardıç, özel tüketim harcamalarında önceki çeyreğe göre sınırlı yavaşlama eğiliminin devam ettiğini bildirerek, iç talebin büyümeye katkısının azaldığını, net dış talebin ise son dört çeyrektir büyümeyi sınırlandığını ifade etti.

Büyümenin, üçüncü çeyrekte daha çok inşaat ve sanayi sektörlerinden geldiğine, hizmetler sektörü tarafında yüzde 4,4'lük artışın büyümeye pozitif katkı sağladığına dikkati çeken Ardıç, şu değerlendirmede bulundu:

"Sanayiye ilişkin iki önemli veri olan gayrisafi sabit sermaye yatırımları yüzde 11,7, makine ve teçhizat yatırımları yüzde 11,3 arttı. Çift haneli bu artışlar, sanayide toparlanmanın geçici değil, yatırımla desteklenen bir faza geçtiğini gösteriyor. Önümüzdeki dönemde sanayimizin ivme kazanacağı yönündeki umutlarımız artırıyor. Bu performansta, reel üretim artışının yanı sıra baz etkisinin de kısmi bir katkısı olduğunu unutmamak gerekiyor."

Ardıç, dezenflasyon süreci ile dış pazardaki daralmaya rağmen sanayi sektöründe başlayan toparlanma eğiliminin devam etmesini beklediklerini bildirdi.

Sanayi politikalarının, KOBİ'leri dijitalleşme, enerji verimliliği, temiz üretim, kurumsallaşma ve nitelikli insan kaynağına erişim alanlarında desteklemeye odaklanması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Tedarik zincirlerinde büyük firmalarla KOBİ'leri aynı dönüşüm ajandasında buluşturan programlar, projeler, kümelenme ve ortak AR-GE hedefli finansman mekanizmaları, büyümenin tabana yayılmasını sağlayacaktır. Büyümenin düzeyi kadar, hangi bileşenlerden oluştuğu da önemlidir. Net dış talebin katkı vermediği tüketim ağırlıklı bir büyüme kompozisyonu, sanayimizin rekabet gücünü ve dış dengemizi uzun vadede desteklemez. Yatırımı, verimliliği, ihracatı ve katma değeri önceleyen bir büyüme modelini inşa etmemiz gerekiyor."

(AA)