Devrim Akyıl’dan çarpıcı uyarı: “Faizi tartışmak anlamsız, altın döngüsü daha bitmedi”

Altında 10 yıllık döngülerin devam ettiğini belirten Akyıl, şu anda yükselişin en güçlü evresinde olunduğunu söyledi.

“ALTIN PAHALI DEĞİL, DÖNGÜNÜN ÜÇÜNCÜ DALGASINDAYIZ”

Akyıl, “Altın kısa vadede pahalı gibi görünebilir ama uzun vadede değil. Bu döngü 2028’e kadar devam edecek. Şu anda üçüncü dalganın içindeyiz ve bu dalga en güçlü olanıdır,” dedi.

Akyıl’a göre altın, 2011 zirvesinin iki katına çıkmış olsa da aradan geçen sürede para arzı, merkez bankası bilançoları ve enflasyon düşünüldüğünde hâlâ ucuz sayılıyor.

“PİYASA DİYOR Kİ: ORTALIK KARIŞACAK, VAZİYET ALIN”

Altını “piyasanın barometresi” olarak tanımlayan Akyıl, “Altın şu an bize diyor ki, ortalık karışacak, vaziyet alın. Önce sıkıntı çıkacak, sonra para basılacak. Altın da bu süreci şimdiden fiyatlıyor,” ifadelerini kullandı.

S&P 500 endeksi yüksek seyrederken altının 4.000 dolar bandının pahalı sayılamayacağını belirten Akyıl, kısa vadeli düzeltmelerin normal olduğunu ama büyük bir düşüş beklemediğini söyledi.

“GÜMÜŞ, ALTINA GÖRE İKİ KAT POTANSİYELE SAHİP”

Gümüşe de dikkat çeken Akyıl, altın/gümüş rasyosunun 80’lerde olduğunu, bu oranın tarihsel ortalamalara göre oldukça yüksek seyrettiğini ifade etti.

“Ortalama 60 olması gereken oran şu anda 80’lerde. Önümüzdeki 3 yılda bu rasyo 40–50 bandına düşerse gümüş, altına göre iki kat daha fazla değer kazanır,” dedi.

Akyıl, güneş panelleri ve elektrikli araç üretimindeki artış nedeniyle gümüş talebinin hızla büyüdüğünü, arzın ise buna yetişemediğini vurguladı.

TÜRKİYE’DE ALTIN GERÇEĞİ: “YASTIK ALTI EKONOMİYİ AYAKTA TUTUYOR”

Programda Türkiye’deki fiziki altın yatırımına da değinen Akyıl, vatandaşın tercihinin aslında ülke ekonomisine dolaylı olarak destek olduğunu söyledi:

“Yastık altındaki altınlar aslında sistemin gizli sigortası. Bu birikimler olmasa ekonomi çok daha derin bir kriz yaşardı.”
Akyıl, Hazine’nin geçmişte yaptığı altın borçlanmalarının fiyat artışları nedeniyle zarara yol açtığını belirtti.

Ayrıca fiziki altını sisteme çekmeye yönelik girişimlerin kalıcı olamayacağını, halkın geleneksel olarak fiziki güvenceye yöneldiğini vurguladı.

“FAİZ TARTIŞMASI KISIR BİR DÖNGÜ”

Faiz politikasının ekonominin tek gündemi hâline getirilmesini eleştiren Akyıl, kalıcı çözüm için yapısal reform çağrısı yaptı:

“Faizin 8’e düşmesi de, 50’de kalması da tek başına çözüm değil. Bizim tarım, hayvancılık ve teknoloji üretimi gibi alanlarda reform yapmamız gerekiyor. Gıda enflasyonunu çözmeden para politikasını tartışmak anlamsız.”

Teknoloji hisseleri için uyarı: “Yapay zekâ balonu patlamak üzere”
Akyıl, ABD borsalarındaki yükselişin sürdürülebilir olmadığını savundu:

“Şu an yaşanan şey klasik bir teknoloji balonu. 1999–2000 dot-com dönemine benziyor ama bu sefer likidite kısıtlı. Büyük teknoloji şirketleri nakitlerini yapay zekâ veri merkezlerine harcıyor. Bu yapı uzun sürmez. Ortalık sakinleşmeden teknoloji hisselerinde seçici olmak bile riskli.”

Akyıl, siyasal manipülasyonların (özellikle Trump–Fed ilişkisi) bu süreci daha da kırılgan hâle getirdiğini söyledi.

“KRİPTODA KALDIRAÇLI İŞLEM FELAKETTİR”

Kripto piyasalarına da değinen Akyıl, yüksek kaldıraç kullanımının yatırımcıyı yıkıma sürüklediğini belirtti.

“Blockchain kötü bir teknoloji değil, ama fiyatlama davranışı irrasyonel. Kaldıraç bu işin düşmanıdır. Bitcoin’de 60 bin dolar seviyeleri görülmeden yeni bir alım fırsatı olacağını düşünmüyorum,” dedi.

Kurumsal fonların ETF’ler yoluyla piyasayı kontrol etmeye başladığını vurgulayan Akyıl, “Bu durum kısa vadede yatırımcı için avantaj değil, tam tersine fiyat baskısı yaratabilir,” uyarısında bulundu.

“ALTIN-GÜMÜŞ DENGELİ SEPETİ KORUYUN”

Akyıl, portföylerde altın ve gümüşün toplam ağırlığının yüzde 30–40 bandında olmasının doğal olduğunu belirtti.

“Tek ürüne yığılmak veya kısa vadeli fırsat kovalamak hatalı. Sepet, sabır ve kaldıraçsız disiplin en doğru strateji,” dedi.