İzmir’de sanayicinin talep ve beklentilerini dinleyen Bakan Şimşek, Orta Vadeli Program (OVP) ile finansal istikrarın sağlanacağını ve bu sayede "bugün sanayici kredi için banka peşinde koşarken, yakında bankaların kredi vermek için sanayicinin peşinde koşacağı" yönünde güçlü mesajlar verdi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Türkiye Yüzyılı Buluşmaları 2025 İzmir" programı kapsamında İzmir Ticaret Odası'nda (İZTO) iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi.
Toplantıda iş dünyası temsilcileri, finansmana erişimde kolaylık, düşük enflasyon, düşük faiz, ihracat destekleri, yeniden değerleme oranlarındaki yükseklik, maliyet artışları, yeni bir nefes kredisi, e-envanter uygulamasının ötelenmesi, e-defter uygulaması nedeniyle kesilen yüksek cezalar ve vergi denetimlerindeki usuller gibi konularda taleplerini iletti.
Şimşek ile görüşen katılımcılar, ‘bugün sanayici kredi için banka peşinde koşarken, yakında bankaların kredi vermek için sanayicinin peşinde koşacağı’ mesajı aldıklarını aktardı.
ÇİN REKABETİ GÜNDEMDE
Bakan Şimşek'in iş dünyasının taleplerini dikkatle dinlediğini belirten katılımcılar, destek mesajları aldıklarını aktardılar.
Yeni dünya düzeninde ortaya çıkan fırsatları değerlendirmenin önemine değinen İzmir iş dünyası temsilcileri, ABD tarifeleri nedeniyle zor durumda olan Çin'in, ABD'ye satamadığı ürünleri Türkiye de dahil diğer pazarlara yönlendireceği uyarısında bulundular.
Bunun Türkiye'nin karşı karşıya olduğu en büyük risklerden biri olduğu ifade edilirken, Türkiye'nin ABD gümrük tarifesi uyguladığı ülkeler arasında en düşük tarifeye dahil ülkeler arasında bulunduğu ve bu seviyede kalınması için çaba sarf edileceği yönünde mesajlar alındığı bildirildi.
"FİNANSAL İSTİKRAR TEK ÇIKAR YOL"
OVP'nin başarılı olması halinde özellikle finansa erişim noktasında iş dünyasının elinin rahatlayacağına dair izlenim edindiklerini belirten katılımcılar, kalıcı bir şekilde finansmana erişim ve uygun maliyetlerle finansmanın sağlanması gerektiğini vurguladılar.
En büyük önceliğin sürdürülebilir yüksek büyüme ve daha adil gelir dağılımı olduğunu belirten iş insanları, bu hedefe ulaşırken fiyat istikrarının da başarılması gerektiğini, çünkü hiç kimseye fatura çıkarmadan sanayicinin ve ihracatçının önünün açılmasının tek yolunun fiyat istikrarı olduğunu ifade ettiler.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE VE SAVUNMA SANAYİ FIRSATLARI
Sanayide dönüşümün rekabetçi olabilmenin anahtarı olduğunu bilen iş dünyası, yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüm alanlarında limitsiz kredilerle verilen desteklerin farkında olduklarını ve yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlanmasını beklediklerini aktardı.
Katılımcılar, terörsüz Türkiye'nin sağlanabilmesi ile ülkenin önünde pek çok fırsat belirmesini umduklarını ifade ettiler.
2024 yılında 3 trilyon dolara çıkan küresel savunma sanayi harcamaları dikkate alındığında Türkiye'nin bu alanda avantajlı olduğuna değinen katılımcılar, bugüne kadar terörden 1,8 trilyon dolar kayıp yaşandığı bilgisini edindiklerini ve terörsüz Türkiye'nin muazzam ekonomik kazanç getirmesini umduklarını söylediler.
Terörün sona ermesi durumunda hem güneydeki komşuların hem de doğu ve güneydoğu Anadolu bölgelerinin kalkınması, müreffeh olmasının sağlanacağına dikkat çekildi.
KONKORDATO VE DESTEK SÖZÜ
Bakan Şimşek'in açıklamalarından edindikleri bilgiler doğrultusunda karşılıksız çek ve konkordato oranlarında aşırı bir yükselişin olmadığı kanaatine vardıklarını anlatan katılımcılar, Türkiye'de 1,8 milyon gerçek usulde vergiye tabi firma olduğunu ve bunun 3 bin 856'sının konkordato başvurusu yaptığını öğrendiklerini söylediler.
Konkordato konusundaki taleplerini Bakan Şimşek'e ileten iş insanları, oran düşük olsa da sorunların yaşandığını kaydettiler.
Daha kat edilecek çok yol olduğu mesajını vurgulayan katılımcılar, dünyanın ihtiyacı olan ürünleri üretmek için destek beklediklerini ve bu destek konusunda da Bakan Şimşek'ten söz aldıklarını dile getirdiler.
(Dünya Gazetesi)
